TAVSİYE VERMEMESİ GEREKEN İNSANLAR

x-40 yaşında-2 çocuk babası:

"Amman diyim Sinem, bu yaşta evlenip kendini yakma. Valla ben artık yaşayacak bir şey kalmadı, hayat düzene girsin diye evlendim işte.(helal olsun bravo) Bu anlarının tadını çıkar; gez, toz. "

y-36 yaşında-2 çocuk annesi:

"Benden size tavsiye, bu yaşın kıymetini bilin. Ben erken evlendim, hayatımı yaşayamadım. Asla evlenmeyi düşünmezdim."

w-40 civarı-1 çocuk annesi:

"Ben senin yerinde olsam bir dakika durmam bu ülkede. Çocuğum olmasa da durmam, kocam olsa dahi diyorum bak. Yurt dışına git kurtar kendini. Niye duruyorsun ki burada?" (Yurt dışında çocuk bakıcılığı yapma önerisi)

Bunlar diyalogların yalnızca küçük bir kısmı. Hayatıma yeni giren insanlar yaşımı duyunca, önce evli misin? sonra da bunları sıralıyor. Ulan devir nasıl değişti, önceden eee evde kaldın yok mu biri? diye beynini yerlerdi. Şimdikiler yoldan çıkaracak. Neyin peşindesiniz +35? Vallahi artık sinirleniyorum.

Ben senin yerinde olsam cümlesi zaten başlı başına bir saçmalık. Ee ablacım sen 23 yaşından direk 40'a geçtin herhalde, nasıl benim yerimde olup da gidemedin yurt dışlarına? Hayret ettim doğrusu. Ben sizin geçmiş pişmanlıklarınızın deneme tahtası olmak zorunda mıyım? Kocayı bulduğun gibi kapmışsın, kapmayaydın bize mi sordun?

Kimsenin kendine merhemi yok, vay efendim şöyle yap böyle yap. Söylemesi çok kolay sevgili büyüklerim. Ama keşke iç karartmak yerine ufkunu açabilseniz biraz insanın. Yanlış seçim yaptın diye, herkes sana benzemeyecek ne yazık ki. 

Mutlu değilsen, mutlu olmak için bir çözüm bul. Resmen evlisin diye mutlu sanıyorlar. Evini pembeye boyayan yeni gelinler bile sizden daha samimi bak bu kadar ağır konuşuyorum. Topluma verecek bir mesajım dahi yok bu sefer.

Herkes ne hali varsa görsün!