İyi sevmek

Gidip gelip başa dönüyorum. Gidiyoruz-geliyoruz aslında. Aklıma çatal, kaşık tutuşun geliyor. Bir insanın aklına bu gelir mi? geliyor. İkisini bir arada uyumla kullanıp, birini birine destek yapar gibi. Acelen var, tüm dünyayla bağını koparmış gibi. ve ben seni izliyorum. 
İmla kuralları bugün de beni affetsin. O da biliyor, geliyoruz, gidiyoruz..
Haksızlığa uğradığı zaman insan, öfkesinden, kırgınlığından sadece içindekini görebilir. Metrelerce derine dalıp orada kaybolmak ister. Çünkü kırılmıştır, kaybolmak ister. Görmemek-duymamak ve en önemlisi belki, hissetmemek ister. Çok hissetmemek. Karmakarışık gözüken, aslında bir düğümden bile daha basit olan şeyleri, hissetmemek. Bunu tek taraflı görmek, inandıramamak, gözlerinin ucundan 'artık yeter' çağrısı almak. 
Çok da zor değildir, insan anlamak istediği gibi anlayabilir. Davranmak istediği gibi davranır. Ama bu karşısındakini ahmak yerine koyma hakkına sahip olduğunu göstermez. Ya da dünyanın tek akıllısı kendini sanabilir. Açıklama yok, cevap yok, sadece belirli cümleler. İnsan kendi cümlesini kendisi belirleyemezse, kendi hayatını nasıl yaşar ki? Bilemiyorum.. Bana sadece, geçmişinden kopamamış, kendi hatalarını başkalarında bulan insanları anımsatıyor. Kendi hatalarını kabullenemeyen, özür dilemekten bi haber, neyin içinde bulunduğunun dahi farkında olamayan.. 

Ve sonra gecikir. Zaman.. insanlar, her şey gecikir. Olaylar gecikir. Anlamı kalmaz. Konuşulsa belki düzelecek şeylerin konuşulmadığı bir masada daha ne kadar beklentiye girilebilir ki? 
Beklenti, beklenti, beklenti..
Hep bekliyoruz, aşk, iş, aile, her şeyden bişeyler bekliyoruz. Çoğunlukla karşılıksız. Bu karşılıklı sevgi-saygı değil bahsettiğim. Biri sana ne hissettirirse, ona olan duygun o ölçüde şekillenmez mi? 
Ben şimdi kalkıp ağız dolusu küfür etsem, beni çok sevsen ne olur? Her zaman çok seven iyi seven değildir. İyi seven, iyidir. Gerçekten iyiliği sevdiği için iyidir. Karşısında gördükleri onu mutlu ettiği için. Merhamet, sadakat, anlayış, dürüstlük, bunları görürse iyi sever. Yoksa, seni bencilliğin'le kabul etmek zorunda kalır. Söylemez, ama içten içe memnun değildir. Zorunda kalır. Kim memnun olur ki? Aynaya bakmadan. Aynaya bakıp itiraf edemeden, ne olduğunu, neler yaptığını. Ben bakıyorum da sahi,
çatal&Kaşık kombinini izlemek bana keyif veriyor. 
du.

Yorumlar

Popüler Yayınlar