Sonradan cesaretlendiysem?

Macera yaşamayı severim. Lakin bu özelliğimi ergenliğimden sonra kazanmış olmalıyım. Nihayetinde küçükken kuzenleri bahçede bir aşağı bir yukarı tepinirken, kapının arasından ürkek bir ceylan gibi onları izleyen kız ben olamazdım. Böyle bir salaklık, bir korkaklık hali. Annem der hep: küçükken sokağa salamazdık. Şimdi dışardan toplayamıyoruz diye. Doğru dedi valla. Napıyım içimdeki çocuk istiyorsa demekki! Gelelim maceracı ruhuma. Maceracı dediğimde çok abartmayalım yani ama toplumumuza ve günümüze göre az macera yaşamadık şimdi mutevazilik yapamiyciğim. Üniversitenin 3 senesinde Balıkesir'in içine tıkılıp son sene ipi koparan bendim. Ve tabisi dünyalar tatlısı iki kardaşım. Ilk otostopumuz normal bir okul günü sunum yaptıktan sonra Izmir'e gerçekleşti. Zorluydu ama çok şanslıydık. Yeni insanlarla tanışmalar, çok güzel bir haftasonu derken döndük. Ve artık boku yemiştik. Bedava seyahat? Hemde eğlenceli?  O zaman dedik ki biz burdan önce Kaz dağlarına, ertesi hafta da Bozcaada'ya gideriz kızaaam. Bide çadır aldık tamamdır. Kaz Dağlarında kalış süremiz yolculuğumuzdan kısa sürdü. Ama muazzam bir yolculuk, şimdi gideyim Ezine'ye Bayramiç'e sizi orda ben ağırlarım. Bu süreç sınav haftasından önceydi ve sınav haftası biter bitmez Bozcaada'ya koştuk. Yine harika bir tatil. Tabi haticemin çanağı az kalsın kırıyordu gerçeğiyle döndük. Yani sen kalk Ezine'de otostop çek, wroclaw'dan varşova'ya gideme. Güzel ülkemin gözünü seviyim vallahi. Tamam otostopa bakış açısı biraz ters ama hala iyi insanlar var. Eğer buna inanırsanız, karşınıza iyi insanlar çıkar. 😇 Toplumsal mesaj da şey olsun: Inanmak, yola çıkmanın yarısıdır, yürü ya kul!

Yorumlar

Popüler Yayınlar